Archive for Mart, 2019

37

candemir23 Mart 2019

Gıda Denetçi faaliyetleri ile Laboratuvar faaliyetleri ayrı düşünülemez

ciftlik_logo_glader3
ÇİFTLİK DERGİSİ İLE YAPTIĞIM ÖZEL RÖPORTAJDAN ALINTIDIR…
https://www.ciftlikdergisi.com.tr/131941.html

Sn. Başkan, GLADER’in kuruluş amacını anlatır mısınız?
Yönetim Kurulu Başkanı Vet. Dr. Can DEMİR ‘‘ GLADER’ i ilgili 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu ile yönetmeliklerle kurulan, Kamu yetkinliği verilen ve Mülkiyeti Kamu veya Özel olan Gıda Kontrol Laboratuvarları ile Kamu ve Özel sektörde faaliyet gösteren Gıda Denetçilerinin ve branşımızla ilgili ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora ile daha üst Akademik kariyer sahiplerinin; Sivil toplum faaliyetlerinin etkinleştirilmesini ve geliştirilmesini sağlamak, Kurumsal / Bireysel üyeleri bir dernek çatısı altında toplamak, aynı alanda çalışanların koordinasyonunun ve sözcülüğünün sağlanması ile ilgili olarak çalışmalar yapan kişi ve kuruluşlara destek vermek amacı ile kurduk’’ diye belirtmiştir.

ciftlik_foto1

Peki, Sayın DEMİR neden GLADER?
Gıda üreticisi ve tüketici memnuniyetini sağlamak en önemli farklılığımız bu konudur ki;  Üretici memnuniyeti olmadan, tüketiciyi memnun etmek gerçeği olmayacağını söylemekteyiz. Gıdalarda bilgi terörüyle mücadele etmek, tüketicilere yönelik bilinçlendirme çalışmaları yürütmek, yapıcı, yön gösterici eleştirilerde bulunmak ve en önemlisi bilimsel doğruları anlatmak asli görevlerimizdendir.
Sektörü bilirkişi olarak temsil etmek, Devlet kuruluşlarına müşavirlik yapmak, Gıda Denetçisi üyelerimizi belgelendirmek ve izlenebilirliğini sağlayıcı son teknoloji gerekliliğini yerine getirmemizle birlikte zaman içindeki hedefimiz; kamu yararına bir vakıf oluşturarak tüzel kişilik yetkinliğini almak ve faaliyetlerimizin sürekliliğini sağlamaktır.

“Üretici ve tüketiciye doğru bilgi vermek; sağlıklı üretim ve tüketim dengesini korumak’’

GLADER’ in Faaliyet alanlarını neler olarak belirlediniz, sıralar mısınız?
 T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı, TÜRKAK (Türk Akreditasyon Kurumu), HAK (Helal Akreditasyon Kurumu) başta olmak üzere, ilgili yasal otorite veya kamu kurum kuruluşları nezdinde, Derneğin amacı kapsamında sektörü temsil etmek ve gerektiğinde gönüllülük ilkesine bağlı olarak devlet kuruluşlarına müşavirlik yapmak üzere üye görevlendirmek ve koordinasyon sağlamak için görev almak ilk faaliyet alanımız olacaktır.

 Sosyal medya, yazılı ve görsel basınla işbirliği yaparak tüketicilere yönelik bilinçlendirme çalışmaları yapmak. Gerektiğinde sektörü temsilen örtüşen ve karşıt tamamlayıcı bilimsel görüşlerde bulunmak ve yapıcı, yön gösterici eleştiride bulunmak ve sürekli bilgi kirliliği ile mücadele etmek olacaktır.

ciftlik_foto2

Kamu yetkinliği verilen ve mülkiyeti özel olan Gıda Kontrol Laboratuvarlarının işleyişini Noter seviyesine çekebilmek’’

 Yurt dışı faaliyetlerinde TİKA (Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı) vb. kamu kuruluşlarının faaliyetlerine; eğitim, tüketicilerin bilinçlendirilmesi, ilgili kalite sistemlerinin kurulması, gıda kontrol laboratuvarı kurulması, cihaz ve ekipman desteği, gıda denetçisi vb. desteklerde bulunmak, talebe göre muhtemel projeler ile iş birliği alanları oluşturmak ve gerektiğinde yapılan faaliyetlerine katılım sağlayarak sosyal sorumluluklarımızı yerine getirmiş olacağız.

 Gıda denetçilerinin üyemiz olabilmesi için aldığı eğitim ve sertifikaları değerlendirildikten sonra dernek üyesi olarak kabul edilmektedir. Gıda Denetçisi üyelerimizi belgelendirmek ve kendilerine vereceğimiz kare kodlu kimlik ile yaptıkları denetimlerin online izlenebilirliğini sağlayıcı son teknoloji gerekliliğini yerine getireceğiz. Bu konuyla ilgili yazılım çalışmalarımız devam etmektedir.

‘‘Gıda denetçi faaliyetleri ile laboratuvar faaliyetleri ayrı düşünülemez’’ 

– Üyeleri ziyaret ederek, Kurumsal ve Bireysel üyelerin etik kurallara uygunluğunu yerinde inceleyip tavsiyelerde bulunmak tüzüğümüze yazdığımız görevlerimizdendir. Ayrıca dernek logosunu derneğin amacına uygun kullanımını yerinde inceleyerek olası olumsuzlukları yönetim kuruluna rapor etmek ve üyeyi sözlü veya yazılı olarak uyarmakla kendi içimizdeki suistimalleri engelleyerek şeffaf olduğumuzun göstergesi olacaktır.

‘‘Gıda laboratuvarları ve Gıda Denetçileri Derneği (GLADER)’in sektöre dinamizm, eğitim ve izlenebilirliği olan faaliyetleri ile etkin bir sorumluluk üstlendiğini ifade edebilirim’’

 Aynı zamanda denetçilerin birer eğitmen olduğunu kabul etmekteyiz. ISO 9001, ISO 17020, ISO 22000, ISO 22003 ve ISO 17025 başta olmak üzere ulusal ve uluslararası kalite yönetimi ve branşımızla ilgili standartların güncel eğitimini verebilen ulusal veya uluslararası yetkinliği olan eğitmenlerce üyelerimize eğitim vermesi için yönlendirme yaparak ve aynı zamanda üyelerimizin vereceği eğitime referans olmayı da görevlerimiz arasında kabul etmekteyiz.

 Dünya genelinde (öncelikle gelişmiş ülkelerde) Gıda Kontrol Laboratuvarlarının ve Gıda Denetçilerinin çalışmalarını takip ederek yayınlarını tedarik etmek, bu konular ile ilgili düzenlemeleri ise üyelerimizle paylaşmak, özellikle analiz metotları hakkında karşılıklı görüşmeler sonucunda elde ettiğimiz bilgileri dernek üyelerimizle paylaşmak ve ayrıca dernek üyelerimizi eğitim almak veya bilgi edinmek maksadıyla yurt dışına göndermekte asli görevimiz olarak kabul etmekteyiz…

Röportajın devamı için ve KAYNAK:22.03.2019
https://www.ciftlikdergisi.com.tr/131941.html

37

candemir2 Mart 2019

BÜYÜKBABADAN TORUNA, YAŞANMIŞ YAYINEVİ HİKÂYESİ (KISSADAN HİSSE)

DEMIRCAN_YAYIN_1

     Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi son sınıf öğrencisi iken Hocalarımın, Asistan ağabeylerimin büyük desteği ile hazırlamış olduğum ‘’Veteriner Hekim İlaç Rehberi’ ni 1985 yılında yayınladım ve aynı yıl mezun oldum. İlk iş olarak ‘’Veteriner Hekim İlaç Rehberi’’nin 4 sayfalık renkli tanıtım broşürünü hazırladım. Bugün ki İnternet hızına yetişmeyi bırakın, telefonla dahi iletişim kurabilmek çok zor olan günlerdi. Gençliğin verdiği azimle ve portatif daktilomla bugün ki adıyla Tarım ve Orman Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünden, Tüm Türkiye’de o yıllar 67 ilimiz İl ve İlçe Müdürlüklerinde, Veteriner Araştırma Enstitülerinde görev yapan Veteriner Hekim büyüklerimin isimlerini talep ettim. Matbaada hazırlatmış olduğum renkli tanıtım broşürlerini ayrı ayrı, Meslek büyüklerimin isimlerine PTT yoluyla birer mektup beraberinde gönderdim. Muazzam geri dönüşler aldım. Tam sayı hatırlamasam da yaklaşık mevcudun % 80’i PTT imkanlarıyla talep edenlere ulaştırıldı.

     Yeni mezun olmuştum. Mesleki staj yapmak (Asalet Tasdiki) üzere ilk görev yerim Bursa/Gemlik ilçesine atandım. Veteriner Hekim İlaç Rehberinden elde ettiğim deneyime güvenerek, rahmetli babamın adına yukarıda görselleri olan “DEMİRCAN YAYINEVİ’’ ni 1985 yılın sonlarında kurduk. Ve de “DEMİRCAN YAYINEVİ & VETERİNER HEKİMİN BİLİM SESİ” logosuyla yayıncı olarak yola çıktık.DEMIRCAN_YAYIN_2

     İlk olarak Prof. Dr. Erdoğan ERTÜRK (Allah rahmet eylesin.) hocamızın “Veteriner Patoloji Renkli Atlaslı-1” kitabını yayınladık. Baskısını yaptığımız ve hocalarımızın kendilerine ait kitapların da dağıtımını üstlendik ve listemizdeki tüm yayınları göndererek Veteriner Hekimlerin ve Veteriner Fakültesi öğrencilerinin kütüphanelerini zenginleştirmeye çalıştık.

     Ankara Üniversitesi öğrencileri olarak bizler çok şanslıydık. Hocalarımızın üniversite baskısı kitaplarını temin edebiliyorduk. Güzel olanı, fotokopinin bile lüks olduğu “teksir” olarak adlandırdığımız ders notlarıyla eğitim gören özellikle yeni kurulan fakültelerde bir heyecan yaratmış olduk.

     1986 yılı ortalarında stajımı bitirdim. Güneydoğu’ya tayinim çıkınca yayınevini Ailemle birlikte Ankara’ya taşıdık. O yıllarda ulaşım zorluğu ile iletişim hızı bugünle karşılaştırılınca yok denecek kadar az olmasının da etkisiyle, 1980’li yılların sonuna doğru, Demircan Yayınevini kapatmak durumunda kaldım. Yayıncılıkla ilgili anılarımdan söyleyebileceğim çok konu olmasına rağmen, unutmak istemediğim ve sonraki yıllardaki çalışmalarıma bana yön veren üç yaşanmışlıktan bahsedeceğim;

     Birinci söylemek istediğim, Veteriner Hekimler için yeni yeni kitapları yayınlamak ve beraberinde tatlı rekabeti oluşturmak, her kitabın baskısı bittiği anda, yazarlarıyla beraber yaşadığım mutluluğu ve haklı gururu hani derler ya “anlatılmaz yaşanır” tam da bu durum için söylenmiş sanki. Daha sonra Meslekte yayınevlerinin ve kitapların zenginliğinin hızla arttığını görmek hoşnut olduğumdur.

     İkincisi, yayıncılıkta bütün yayınevlerinde yaşandığına inandığım bir hususta vardır ki öncelik kitabın çıkması hedeflenir. İnanın ticari getirisi en son değerlendirilen konudur. Hayatım boyunca unutamayacağım yayınevi işleyişi, telif hakları, sözleşme hazırlanması ve diğer konularda özetle işin mutfağı nedir öğreterek, her daim desteğini esirgemeyen Ankara Sıhhiye’deki “Güneş Tıp Kitabevi” sahibi Ali ağabeyim bana yol gösterici olmuştur. Huzurunuzda kendisine minnet ve saygılarımı sunarım.

     Üçüncü ve son olarak, yayıncılık tecrübesi ile birlikte insanı insan yapan değerlerden, en önem verdiğim ve yaşadığım bir hususu aktarmak istiyorum. Aşağıda görseli bulunan “Veteriner Fizyoloji” kitabının yazarı bugünlerde emekliliğinin huzurunu yaşayan, Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Fizyoloji AbD. Sn. Prof. Dr. Kemalettin YAMAN Hocamızın ilk kitabını Doçent iken yayınevi olarak baskısını gerçekleştirmek bize nasip olmuştu. Kitabın çıktığı günlerde eş zamanlı olarak tayin olduğum şark görevime gitmem gerekiyordu. Yayınevini Ankara’ya taşıma sıkışıklığı da cabası. Hocamız bu durumu görünce anlayışla karşıladı ve Rabbım sağlık versin kitapların tamamını asistanlarına dahi görev vermeden bizzat kendisi teslim aldı. Öğrencilere dağıtımını ben yaparım, sen görevine git” diye beni uğurladı.

     Yıllar önceydi, uğurlamasından 8 veya 10 ay sonra Bursa’ya izne geldiğimde Kemalettin hocamı ziyaret ettim. Şakayla karışık “Kerata nerelerdesin? Niye hiç arayıp sormadın?” dedi ve hayatımın ilk derslerinden birini vermek üzere anahtarlarıyla ofisindeki dolabı açtı ve bir zarf çıkarıp bana uzattı. Kitapların tamamının tükendiğini söyledi. Bu zarfın içinde ‘’Sana ait bedel mevcut’’ dedi ve kontrol etmemi istedi. Zarfı açtığımda gördüklerime inanamamıştım. Hocam benim payıma düşeni, o yıllarda yeni yeni alıştığımız dövize çevirme işlemiyle dolar almış ve “Her an gelir, bu çocuğun maddi kaybı olmasın” diye muhafaza etmişti.

     Yıllardır hep kendime sorarım; “Ben yapar mıydım?” diye, Sizde lütfen kendinize sorun; “Siz yapar mıydınız?” Cevabınızı kendiniz değerlendirin. Benim cevabım ise, tüm samimiyetimle belirteyim ki; TL olarak bankaya yatırır ve “ertesi gün gel ödemeni yapayım” derdim. Dövize çevirmek aklıma gelmezdi. Hele hele “Her an gelir” diye dolabımda bekletmek ise, hiç alıştığım bir alışkanlık değildi.

     Oğlum; Rahmetli Büyükbabandan ne ben, nede sende benden, yayıncılıkla ilgili bir el ve devir almadın. Ancak kader bize bu güzelliği yaşattı. Ankara’da bizzat bizi okutan ve Bursa/Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi olarak görev yapmış Prof. Dr. Kemalettin YAMAN hocamın değerlerini taşıyan yazarlarla karşılaşman temennisiyle, yolun açık olsun.

2019 yılında kurduğun “KUTU YAYINLARI” uzun soluklu ve hayırlara vesile olsun inşallah.

DEMİRCAN YAYINLARINDAN,
KYAMAN_KITAP